Kuzeyin Büyüleyici Işıkları Auroralar

05/08/2022

Aurora, öncelikle her iki yarım kürenin yüksek enlemlerinde yani kutuplara yakın kısmında meydana gelen, gece gökyüzünde gözüken renkli ışıktır. Kuzey Yarımküre’deki auroralara kuzey ışıkları veya aurora borealis denir. Güney Yarımküre’de auroralara güney ışıkları veya aurora australis denir. Auroralar, Roma’nın şafak tanrıçasından adını alır.

Auroraların güzel ve gizemli ışıkları, binlerce yıldır insanları büyülemiştir. Işıkların açıklamaları, tarih boyunca birçok kültürün yazılarında bulunur. Bazı geleneklerde ışıklara olumlu bir haber olarak saygı duyulurken, bazı kültürlerde yaklaşan bir felaketin işareti olarak korku yaratırlardı.
Peki bu büyüleyici ışıklar nasıl oluşur? Bu ışıklar, yeryüzünün manyetik alanı ile Güneş’ten gelen yüklü parçacıkların etkileşimi sonucunda oluşurlar. Güneş’te sürekli oluşan ve dışarı verilen, elektrik yüklü çok küçük parçacıklar vardır. Güneş’i oluşturan atomlardan biri olan hidrojen atomları, en dış katmanında proton ve elektrondan oluşan bir plazmaya dönüşür. Plazma, maddenin dördüncü halidir. Plazmada bulunan artı yüklü parçacıklar tekrar birleşmeden bir arada bulunur. Güneş’in sıcaklığıyla çok hızlı hareket eden bu parçacıkların elektronları ve çekirdekleri sürekli bir arada duramaz. Ayrıca bu parçacıklar birbirleriyle çarpıştıkça bazıları ayrılarak serbest hale geçer. Bu “güneş rüzgârları”nı oluşturur. Güneş’in manyetik alanından kurtulan plazma uzaya yayılır. Yayılma Dünya’ya doğru olursa Dünya’nın manyetik alanı bu plazmayı kutuplara doğru iter. Plazma kutuplarda halka biçiminde yoğunlaşır. Bu yapıya “aurora ovali” denir.

Dünya’nın manyetik alanı da aurora oluşumunu doğrudan etkiler. Dünya’nın çekirdeği dev bir mıknatıs gibidir ve Dünya çevresinde bir manyetik alan yaratır. Bu manyetik alana manyetosfer denir. Atmosfer de aurora oluşumunda etkilidir. Güneş’ten kopup gelen parçacıklar yeterli enerjiye sahipse atmosfere kadar ulaşıp atmosferin en dış kısmındaki katmanındaki atomlarla çarpışır. Daha sonra ışık yayarak eski hallerine geri dönerler. Bu enerji farkı elektromanyetik dalga olarak açığa çıkar; bu, aslında bildiğimiz ışıktır. Bu ışığın rengi parçacığın atmosferde çarptığı atomun türüne ve çarpma sonucu kazandığı enerjiye bağlıdır. Parçacıklar oksijen atomuyla çarpışırsa yeşil, daha yüksek tabakalardaki oksijen atomuyla çarpışırsa kırmızı, azot molekülleriyle çarpışırsa mavi, azot atomları ile çarpışırsa mor/eflatun ışık yayar. Auroralar Dünya’dan 80-640 km arasında bir uzaklıkta oluşur.

Kuzey ışıkları genellikle Kuzey Amerika’nın (özellikle kuzey Kanada ve Alaska), Grönland, İskandinavya ve Rusya’nın en kuzey bölgelerinde görülebilir. Güney ışıkları, çoğunlukla Antarktika ve güney Hint Okyanusu üzerinde meydana geldikleri için sık görülmez. Ancak, bazı görüntüler Yeni Zelanda’nın bazı bölgelerinde, güney Avustralya’da ve Şili, Arjantin ve Güney Afrika’nın en güney bölgelerinde görülebilir.
Auroralar, güneş sistemindeki diğer gezegenlerde de meydana gelir. Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün, auroraları büyük ölçekte deneyimler. Dünya gibi, bu gezegenlerin de atmosferleri ve önemli manyetik alanları vardır.

Auroralar eskiden olduğu gibi günümüzde de ilgi çekiyor. Dünya’nın hemen hemen her yerinden insanlar kutup bölgelerine auroraları görmek için seyahat ediyor.

Son Bloglar